KUR’AN-I KERİM VE ARKEOLOJİ -2
Yeni bir Kur’an ve Arkeoloji yazısıyla tekrar merhaba.Birinci
yazıma vermiş olduğunuz güzel tepkiler ikinci yazıyı yazmak ve görüşlerimi
paylaşmak için cesaret verdi.Çünkü ilk yazımda bazı korkularım vardı.Acaba
hakkında fikir sahibi olmadığım konularla mı uğraşıyordum,yoksa yaptığım sadece
Gaybe taş atmaktan mı ibaretti? Fakat sonra nasıl ki Bilim,Fen ve diğer
konularda Kur’an üzerine araştırma yapan kişiler varsa bende tercihimi
Arkeolojiden yana koyduğumu düşünerek yoluma devam ettim.Sonuçta Rabbimiz eski
kavimlerin hayatını anlamamız konusunda ısrarla durmakta ve teşvik
etmekte.Allah yardımcımız olsun diyerek yeni konuları başlıklar halinde yazmaya
başlıyorum Allah’ın izniyle.Daha öncede dediğim gibi eleştiriye ve tavsiye
açığım,yazılanlar tamamen benim Kur’an dan ve tarihten çıkarımlarımdır.En
doğrusunu Allah bilir….
·
Arkeolojide zihinleri saptırmanın en büyüğü
Allah’ı hayatın dışında tutmakla başlamaktadır.Allah’ın hayata hiçbir zaman
müdahale etmediği ve eski toplumların belirli bir evreden sonra çöküp yerine
başka bir topluluğun geldiği tezi işlenmekte.Ben öyle düşünmüyorum,Kur’an da
pek çok kavmin Azgınlıkları ve Peygamberleri yalanlamaları yüzünden helak
edildikleri bildirilmekte,ve Rabbimizin müdahalesi sonucu mucizevi olaylar
neticesinde bu toplumlar yok edilmekte.Günümüz arkeolojisinde Allah’tan başka
diğer tüm uydurma tanrılar cirit atmakta fakat Rabbimizin adı hiçbir kayıtta
geçmemekte.Tamamen Ateist bir dünya tarihi yazılmakta.
·
Musa Peygamberin mücadele ettiği Firavunun bize
söylendiği gibi Mısır Firavunu ( Ramses ??? ) olduğu inancına katılmıyorum bana
göre bu kişi HammuRabbidir.Kur’an Firavun ve sistemini tanımlarken ( Firavun + Haman + Karun + Ordu + Fasık kavim)
şeklinde bir şema çizmekte.Basit bir araştırma bile Haman ve Karun’un
Mezopotamya kökenli olduğunu gösterirken Firavunun Mısırlı olması hiç mantıklı
gelmiyor.Çünkü Firavun bu kişileri tanıyor ve hizmetinde kullanıyor.Haman
yardımcısı ve din temsilcisi ( Hatırlayın Firavun ona kerpiç kule yapmasını
istediğinde karşı çıkmadan yapıyor ve Firavunun dinine hizmet ediyor Musa’ya
karşı.)
·
Karun adının bir lakap olduğunu isim olmadığını
düşünüyorum.Musa peygamberle aynı kavimden olan bu kişinin çok büyük bir
ticaret sisteminin başında olması yüksek bir ihtimal.Kayseri’de ( Kültepedeki
Kaniş harabeleri ) veya Mezopotamya da bulunan Karum adlı ticari ofislerin
yöneticisi olduğunu ve servetinin büyüklüğünü buna bağlıyorum.( Anahtarlarını
develerin taşıyamadığı bir servet ) Düşünün bilenen tüm dünya ile ticaret yapan
bir organizasyonun sahibi.Zaten kendiside ticari zekasına güvenerek
kibirlenmekte.
·
Musa peygamberle sihirbazların karşılaştığı
yerin Babil şehri olduğunu ve oradaki firavunun da HammuRabbi olduğunu
düşünüyorum.Eski dünyada Babil’in sihir ve büyünün merkezi olması da başka bir
etken.Hatta Yahudi Kabalasının da doğum yeri olması Tevrat’ın bu şehirde tahrif
edildiğini ve Kabalanın burada Tevrata sokulup büyü ve tılsım kitabı hale
getirildiğini düşündürtüyor.
·
Bakara
102.ayette Babil’in sihir ve büyü merkezi olduğunu doğruluyor.Bu ayette geçen
Harut ve Marut’un insanlara sihir değil sihre karşı yöntemler öğrettiğini fakat
insanların bu tavsiyeleri insanları birleştirmekte değil ayırmak için
kullandıkları bildirilmekte.Ayette geçen ‘’ İki Melek ‘’ ifadesinin ‘’ 2 Melik
‘’ olduğunu ve şehre gönderilmiş elçiler olduğunu düşünüyorum.
·
Kuran’da Firavunun zulmü anlatılırken
İsrailoğullarının erkeklerini öldürüp kadınlarını sağ bıraktığı ve fuhuşa
zorladığı bildirilmekte.Yıllarca süren bu zulmün toplumda ortaya çıkardığı sosyal
etkinin Fahişelik ( Affınıza sığınıyorum yazarken ) denen mesleğin ortaya çıkma
sebebi olduğunu düşünüyorum.Dünyada bu mesleğin doğum yerinin Babil şehri
olduğu gerçeğini de bilirseniz bazı taşlar yerine oturmaya başlar herhalde.( Şu
an Irak ve Suriye de eşleri ölen kadınların hayatta kalmak için yapmak zorunda
oldukları şeyle aynı sebep ).Ayrıca Babil tanrıçası İŞTAR’a ( Seks tanrıçası )
bu kadınların taptıkları veya tapınmaya zorlandıklarını düşünüyorum.
·
Kudüs’te bulunduğu iddia edilen Süleyman
tapınağının aslında bir tapınak olmadığını Süleyman peygamberin devleti için
inşa ettirdiği ( Kur’an da görkeminden bahsedilen ) bir saray olduğunu
düşünüyorum.Saba melikesinin de hayran kaldığı saray.Şu an kalan ağlama
duvarına bakarsak büyüklüğünü hayal edebilirsiniz.Rabbimizin Süleyman
peygambere bir tapınak inşa ettirmediğini ettirse bile bu kadar şatafatlı
olmayacağını da bilirsek daha net bir
resim çıkar.Çünkü Rabbimizin inşa ettirdiği tek tapınak KABE’dir hatta
tapınaktan ziyade toplantı yeridir ve bu da gayet mütevazi bir yapıdır.( Bir
insan boyundan biraz daha büyük )
Kur’an da ibadet için daha çok mescit
tabiri kullanılır.
·
Mirac hadisesinde göğe yükselme olayının
peygamberimizin Kudüs’teki mabetten başlamasının Yahudi kaynaklı bir uydurma ve
saptırmaca olduğunu düşünüyorum.Çünkü Peygamberimiz devrinde mabet 600 yıl önce
zaten yıkılmıştı .Miraç olayında Allah’la yapılan Namaz vakitleri pazarlığında
Musa peygamberin önemli rolü !!! rivayetin kaynağını izah eder.
Bu rivayetin zihinlere tapınak algısını
yerleştirmek için uydurulduğunu düşünüyorum.
·
Bilinen tarih bize parayı ilk kullananların Lidyalılar
olduğunu söylemekte ( M.Ö 600’ler ) oysa Kur’an da Yusuf peygamberi kuyudan
çıkaran kervan sahipleri onu ‘’ Kur’an tabiriyle ‘’ önemsiz birkaç dirheme yani
gümüş paraya sattıklarını bildirmekte.Yani Musa peygamberden 500 sene evvel.(M.Ö
2000’ler )
·
Yusuf peygamberi satın alan Melik’in Allah’a
inanan biri olduğunu düşünüyorum.Sebebi hem ayette elini kesen kadınların
Allah’ı şahit göstermeleri,hem Melik’in karısından tövbe etmesini istemesi,ve
kadının suçunu itiraf ederken Allahın adını kullanması.ayrıca Allah’ın Yusuf’a
kardeşi Bünyamin’i alıkoyması için Melik’in dinine uygun bir yöntem belirlemesi
Melik’in şeriatının Allah’ın kabul ettiği bir sistem olduğunu gösterir. Hem
Kur’an dan anladığım kadarıyla Melik adil bir insan portresi çizmektedir.
·
Yusuf kıssasında anlatılan büyük kıtlığın
Hititlerin de yıkılmasına sebep olan ve tüm Ortadoğu ve Anadolu’yu açlığa
sürükleyen kıtlıkla aynı olduğunu düşünüyorum.
·
Musa peygamber, firavun ve sihirbazlarla ilgili
tableti görmek isteyenler için mail adresimi de veriyorum….( prenszuko78bodrum@gmail.com
)
Şimdilik sizinle paylaşacaklarım
bu kadar.Allah’ın izniyle daha sonra tekrar paylaşmaya devam edeceğim araştırmalarımı.Yazı
çok uzadı onun için burada bitiriyorum.Eleştiri ve tavsiyelerinizi bekliyorum…
Selamlar ( 02.01.2014 )
Ömer Faruk MENTEŞE
Prenszuko78
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder